GDO'lu ürünler 20 yılı aşkın süredir ticari ölçekte yetiştirilmektedir. Bugün, ABD'de mısır, soya fasulyesi, kolza tohumu (kanola yağı yapmak için) ve şeker pancarının büyük çoğunluğunu yetiştirmek için kullanılan tohumlar, genetik olarak genetik mühendisliğine göre toleranslı olacak şekilde tasarlanmıştır.
Gıda ürünlerine genetik olarak işlenmiş bir başka özellik de haşere direncidir. Bu çeşitler, böcekler için toksik olan bir protein üreten bir toprak bakterisinin genleriyle genetik olarak tasarlanmıştır. Genler değiştirilir ve bitkilerin genetik kodlarına eklenir, böylece bitki kendi pestisitini üretir.
Gıda etiketlemesini denetleyen devlet kurumları, gönüllü olarak NON GMO veya GMO Free gibi etiketlere izin verir ve ürünlerini gönüllü şekilde GMO Free olarak etiketleyen gıda üreticilerini, bu iddiayı üçüncü taraflara doğrulamaları için şiddetle teşvik eder. Ancak, iddianın doğrulanması için bu tavsiye yasal olarak uygulanabilir değildir.
Bugün için NON GMO kapsamına giren başlıca ürünler, soya fasulyesi, mısır, yonca, papaya, kanola, pamuk, şeker pancarı, yaz kabağı, elma, patates ve pirinçtir. Bu sayılan bitkiler GDO’lu olarak üretilmektedir ve GDO’lu ürünlerin yüzde 99’unu teşkil etmektedir. Ancak bu ürünlerden elde edilen bileşenler de dikkate alınırsa GDO içeren gıda maddelerinin sayısı oldukça fazladır.
NON GMO sertifikasyon kapsamına girmeyen ürünlerden bazıları şunlardır:
GMO Free ve NON GMO etiketi ve sertifikasyonu ile ilgili konularda ayrıntılı bilgi edinmek veya belgelendirme başvurusunda bulunmak için uzman ekibimize ulaşmaktan çekinmeyiniz.